Tech Gündem (Sayı 36) "Yapay zeka ile Dezenformasyon Hiç Olmadığı Kadar Kolay!"
🧠Dezenformasyon'da AI Dönemi, 💬Telegram Kurucusu Fransa'da Gözaltında!, 🔐Microsoft Siber Güvenlik Etkinliği 10 Eylül'de, 🥽Meta, Apple Vision Pro Rakibini Piyasaya Sürmekten Vazgeçti...
💻 Teknoloji gündemi
Telegram Kurucusu Pavel Durov Fransa’da Gözaltında!
Dünya çapında 900 Milyon’dan fazla kullanıcısı olana Telegram'ın kurucusu ve CEO'su Pavel Durov, Cumartesi akşamı Paris'te Le Bourget Havalimanı'nda gözaltına alındı. Fransız haber portalı TF1/LCI'nin aktardığına göre, 39 yaşındaki Durov, özel jetinden inerken güvenlik güçleri tarafından alıkonuldu. Yanında koruması ve kız arkadaşı olduğu belirtilen bir kadın da bulunuyordu.
Durov'un Paris'e Azerbaycan'dan geldiği ve hakkında bir arama emri bulunduğu bildirildi. Fransız makamları, Durov'un kurucusu olduğu Telegram platformunun uyuşturucu kaçakçılığı, çocuklara karşı işlenen suçlar ve dolandırıcılık gibi yasa dışı faaliyetlerde kullanıldığını ve Durov'un bu suçların "ortağı haline geldiğini" öne sürüyor.
Fransız hükümeti, daha önce tüm bakanlıklara WhatsApp, Telegram ve Signal gibi yabancı mesajlaşma uygulamalarını bırakıp, yerli uygulamalara geçmeleri talimatını vermişti.
Telegram, kullanıcılar arasındaki şifreli mesajlaşma özelliği ile gizliliği korurken, kullanım kolaylığı ve grup iletişimi avantajları nedeniyle tercih ediliyor. Ancak aynı özellikler, suç örgütlerinin ve diğer yasa dışı grupların emniyet güçlerinin dikkatini çekmeden haberleşmelerine de olanak tanıyor.
Yarım milyardan fazla kayıtlı kullanıcıya sahip olan Telegram, diğer uygulamaların aksine hükümetlerle asla mesaj paylaşmadığını savunuyor. 2013 yılında Rus milyarder kardeşler Nikolai ve Pavel Durov tarafından Moskova'da geliştirilen uygulama, aşırı siyasi hareketler için bir sığınak olarak değerlendiriliyor.
Telegram'ın, uyuşturucu ve silah kaçakçıları, IŞİD gibi aşırılıkçı örgütler ve aşırı sağcı gruplar tarafından da kullanıldığı iddia ediliyor. WhatsApp'ın gizlilik politikasındaki değişikliklerin ardından, Telegram kullanıcılarının sayısı önemli ölçüde artmıştı. (Kaynak)
İlginç bir şekilde Pavel Durov, kendi ülkesi Rusya’dan, geliştirdiği Telegram’ın hükümet tarafından bilgi paylaşımına zorlanması nedeniyle ayrılmak zorunda kalmıştı. Hemen her çevre tarafından Rusya ciddi şekilde eleştirilirken onu tutuklayan ülkenin Fransa olması şaşırtıcı. Tüm dünyaya özgürlük, demokrasi ve hukuk dersi vermeye çalışan ülkelerin, iş kendi çıkarlarına geldiğinde nasıl davrandıklarına güzel bir örnek. Bakalım Durov’un akıbeti ne olacak…
Durov’un Tucker Carlson ile yaptığı röportaj mutlaka izlenmeli…
Microsoft, Tartışmalı Windows “Recall AI” Özelliğini Ekim Ayında Teste Sunmaya Hazırlanıyor
Microsoft, geçtiğimiz Çarşamba günü yaptığı açıklamada, tartışmalara neden olan Recall adlı yapay zeka arama özelliğini Ekim ayından itibaren Windows kullanıcılarına test ettireceğini duyurdu.
Recall, ekranda görülen aktivitelerin ekran görüntülerini alarak kullanıcıların daha önce gördükleri bilgileri aramalarını sağlıyor. Ancak güvenlik araştırmacıları, Windows’un bu görüntüleri otomatik olarak kaydetmesinin kullanıcı onayı olmadan gerçekleşmesi durumunda doğabilecek risklere dikkat çekiyor. Araştırmacılar, kişisel bilgilerin saldırganlar tarafından kolayca erişilebilir hale gelebileceğini gösteren açık kaynaklı yazılımlar yayımladı. Microsoft, Haziran ayında yaptığı açıklamada, Recall'un varsayılan olarak kapalı olacağını ve güvenlik için ek önlemler alınacağını taahhüt etti.
Microsoft, Recall özelliğinin daha geniş bir kullanıcı kitlesine ne zaman sunulacağına dair net bir tarih vermedi, ancak şirketin "Copilot+ PC'ler" olarak adlandırdığı yeni bir Windows bilgisayar sınıfı için bu özellik planlanıyor. Recall'un, Mayıs ayında yapılan bir etkinlikte bu tür cihazlarda çalışırken gösterildiği belirtildi.
Microsoft, Haziran ayında yapılan bir blog gönderisine Çarşamba günü güncelleme yaparak, "Recall deneyimini Copilot+ PC'ler için güvenilir ve güvenli bir şekilde sunma taahhüdümüz doğrultusunda, Recall'un Ekim ayında Windows Insider kullanıcılarına sunulacağını paylaşıyoruz" dedi.
Microsoft'un CEO'su Satya Nadella, Temmuz ayında yapılan bir analist çağrısında, "Güvenliği her şeyin üzerinde tutmaya devam ediyoruz" dedi. (Kaynak)
Meta’dan İranlı Hackerların WhatsApp Hesaplarına Engel
Meta, Cuma günü yaptığı açıklamada, İranlı bir hacker grubuyla bağlantılı olduğunu tespit ettiği bir "küçük WhatsApp hesap kümesini" engellediğini duyurdu. Bu hesapların, Başkan Joe Biden ve eski Başkan Donald Trump ile ilişkili yetkilileri hedef aldığını belirtildi.
Meta'nın blog yazısında, sahte WhatsApp hesaplarının İran devlet destekli bir siber casusluk grubu olarak bilinen APT42'den kaynaklandığı belirtildi. Google gibi diğer teknoloji şirketleri de bu grubun, aktivistler, sivil toplum kuruluşları, medya kuruluşları ve diğerlerini hedef aldığını açıklamıştı.
Meta'ya göre, bu saldırı, Biden ve Trump yönetimlerine bağlı yetkililerin yanı sıra İsrail, Filistin, İran ve Birleşik Krallık'taki kişileri de hedef alıyordu. Meta, herhangi bir WhatsApp kullanıcısının hesaplarının ele geçirildiğine dair kanıt bulunmadığını ve durumu kolluk kuvvetleri ve sektördeki diğer paydaşlarla paylaştığını bildirdi.
Şirket, APT42'nin faaliyetlerini, şüpheli mesajları bildiren kullanıcıların raporları doğrultusunda tespit ettiğini açıkladı. Bu sahte hesaplar, AOL, Google, Yahoo ve Microsoft için teknik destek gibi davranarak kullanıcıları yanıltmaya çalışıyorlar.
Trump kampanyası, bu ayın başında bir yabancı aktörün ağlarına sızarak iç iletişimlerini ele geçirdiğini açıklamıştı. Microsoft da, İranlı hacker gruplarının ABD başkanlık seçimlerini etkilemeye çalıştığını ve APT42'yle bağlantılı bir grubun Haziran ayında bir başkanlık kampanyasındaki üst düzey bir yetkiliye sahte bir e-posta gönderdiğini belirtti. (Kaynak)
Microsoft Siber Güvenlik Etkinliği 10 Eylül’de
Microsoft, Temmuz ayında milyonlarca Windows bilgisayarının çökmesine neden olan hatalı CrowdStrike yazılım güncellemesinin ardından, siber güvenlik sektörünün nasıl gelişebileceğini tartışmak için Eylül ayında bir konferans düzenleyeceğini duyurdu.
Temmuz ayında yaşanan olayda, windows kullanan ve internet erişimli sistemlerde büyük çapta aksamalara yol açmıştı. Havayolu şirketleri binlerce uçuşu iptal etmiş, lojistik şirketleri paket teslimatlarında gecikmeler yaşanmış ve hastaneler tıbbi randevuları ertelemek zorunda kalmıştı. Delta Air Lines, kesintiden kaynaklanan zararın şirketine 550 milyon dolara mal olduğunu belirterek CrowdStrike ve Microsoft'tan tazminat talep ediyor.
Microsoft, 10 Eylül'de Redmond Washington'daki kampüsünde CrowdStrike ve diğer güvenlik şirketleri ile bir araya gelerek gelecekte benzer sorunların nasıl önlenebileceğini tartışacak. Windows Endpoint Security Ecosystem Summit olarak adlandırılan bu zirvede, uygulamaların daha az ayrıcalıklı olan kullanıcı moduna dayanması ve kernel moddan uzaklaşılması konusu ele alınacak.
CrowdStrike, Check Point, SentinelOne gibi uç nokta koruma pazarındaki yazılımlar şu anda kernel moduna bağımlı. Ancak kernel modunda meydana gelen bir arıza tüm Windows sisteminin çökmesine neden olabilirken, kullanıcı modunda izole edilmiş uygulamalar yalnızca kendilerini etkiler.
CrowdStrike'ın Falcon sensörü için Temmuz ayında yayımladığı hatalı içerik yapılandırma güncellemesi, işletim sistemi düzeyinde çöküşlere yol açtı. Microsoft yetkilisi, kernel erişiminin kaldırılmasının olası sorunların yalnızca küçük bir yüzdesini çözebileceğini belirtiyor.
Microsoft Kurumsal Başkan Yardımcısı Aidan Marcuss, etkinlik sonrası bu konularla ilgili güncellemelerin paylaşılacağını duyurdu. (Kaynak)
Siber güvenlik etkinliklerini takip etmek için de bir site bırakayım.
Starlink, Alındığı Bölgede Kullanılabilecek
Starlink, uydu internet kitlerini bir bölgede daha ucuza satın alıp başka bir bölgede daha yüksek fiyatlarla yeniden satan kişileri durdurmak amacıyla yeni bir "dış bölge ücreti" uygulamaya koydu. Bu yeni ücret, uydu internet kitlerinin, orijinal olarak satıldıkları bölgenin dışında etkinleştirilmeleri durumunda uygulanacak.
Starlink, ABD ve Kanada, Avrupa, Asya, Afrika, Latin Amerika ve Okyanusya olmak üzere altı spesifik bölge belirledi. Şirket, bu ücretin etkinleştirmelerde "uygulanmasının mümkün" olduğunu belirtiyor ancak bu bir garanti değil. Ancak, ücretin yüksekliği, kullanıcıları caydırmaya yönelik bir adım olarak görülüyor.
Standart ve Standart Aktif kitler için ücret 200 ABD doları, Starlink Mini için ise 300 ABD doları olarak belirlenmiş. Ücretin ABD doları veya yerel para birimi cinsinden uygulanabileceği belirtiliyor, bu da döviz kuru nedeniyle maliyeti daha da artırabilir. Starlink, hangi ülkelerde bu ücretin ABD doları ya da yerel para birimi ile tahsil edileceğine dair bir liste de paylaştı.
Bu ücretten kaçınmak isteyenlere, Starlink'ten veya bölgenizdeki "yetkili bir perakendeciden" doğrudan kit satın almanız tavsiye ediliyor. (Kaynak)
Keşke bizde de olssssa… (hem niye yok ki?)
Meta, Apple Vision Pro Rakibini Piyasaya Sürmekten Vazgeçti
Meta, uzun süredir söylentileri dolaşan ve Apple Vision Pro ile rekabet etmesi planlanan karma gerçeklik (MR) başlığını iptal etti. Haberlere göre, CEO Mark Zuckerberg'in de katıldığı bir ürün inceleme toplantısının ardından Reality Labs'taki çalışanlara bu cihaz üzerinde çalışmayı durdurmaları talimatı verildi.
La Jolla kod adı verilen bu başlığın 2027 yılında piyasaya sürülmesi planlanıyordu. Cihazın, ultra net mikro OLED ekranlarla donatılacağı ve Apple Vision Pro'nun kullandığı ekran teknolojisiyle aynı olacağı belirtilmişti.
Ancak raporlar, cihazın iptal edilmesinin en büyük nedenlerinden birinin maliyet olduğunu gösteriyor. Ekip, cihazın fiyatını 1.000 doların altında tutmak istiyordu, ancak mikro OLED paneller oldukça pahalı. Apple Vision Pro'nun 3.500 dolar olduğunu düşündüğümüzde, bu fiyat farkı büyük bir engel teşkil ediyordu.
Bir diğer neden ise pahalı başlıklara olan talebin yeterince yüksek olmamasıydı. Vision Pro'nun satışları durgun seyrederken, Meta'nın halihazırda piyasada olan yüksek kaliteli başlığı Quest Pro, 1.500 dolarlık fiyat etiketiyle eleştirilmişti.
Bu karar, Meta'nın VR ve MR cihazlarından tamamen vazgeçtiği anlamına gelmiyor. Sadece bu pahalı, yüksek kaliteli başlık projesine son verildi. Quest 4'ün yanı sıra Quest 3'ün daha uygun fiyatlı bir versiyonunun da piyasaya sürüleceği yönünde söylentiler var. Ayrıca, Meta'nın 25 Eylül'deki Connect etkinliğinde tanıtılabilecek yeni AR gözlükleri hazırladığı da bildiriliyor.
Meta CTO'su Andrew Bosworth, Threads'te (threads de bizde yok…) şirketin "her zaman birçok prototip üzerinde çalıştığını, bu tür kararların sürekli olarak alındığını" belirtti. Meta, stratejisini biraz değiştiriyor gibi görünüyor. İptal edilen bu başlığın ötesinde, Meta'nın XR yazılımını üçüncü taraf donanım üreticilerine lisanslama girişiminde bulunduğu söyleniyor. Horizon OS olarak adlandırılan bu platformun, Hint teknoloji devi Jio'ya lisanslanabileceği konuşuluyor, ancak LG ile yapılan bir anlaşma ise başarısız oldu.
Şirketin, gelecekte tüketicilerin ilgisini çekecek bir zamanda yüksek kaliteli bir başlık konseptini yeniden canlandırması her zaman mümkün. Bu arada, Quest 4'ün 2026 yılında raflarda olması bekleniyor. (Kaynak)
🤖 Yapay zeka gündemi
Yapay zeka ile Dezenformasyon Hiç Olmadığı Kadar Kolay!
Pixel 9 ile Gerçeklik Algımız Değişiyor: Fotoğraflara Artık Güvenemeyeceğiz
Yine bize gelmeyen, ülkemizde satılmayan bir ürün daha… Google’ın Pixel telefonları bize gelmiyor. Yeni duyurulan Pixel 9 telefonu ile yapay zeka desteği ile yapılabileceklerine dair bir örnek göstermek istedim sizlere. Biliyorum onlarca görsel üreten yapay zeka aracı var, burada asıl mesele bu işin çok çok kolaylaşmış olmasında. Olası bir kitlesel olayda dakikaların ve saniyelerin ne kadar önemli olduğunu tahmin edersiniz. Burada da iki konu devreye giriyor? Sahte bir görsel gerçek diye sunulabilir veya gerçek bir görsel için de sahte olduğu iddia edilebilir? Peki gerçeğe ve doğruya nasıl ulaşacağız?
Yeni çıkan Google Pixel 9, fotoğrafçılık dünyasında büyük bir değişimi beraberinde getiriyor. "Magic Editor" adlı özellik sayesinde kullanıcılar, sadece birkaç saniye içinde gerçekçi ve yüksek kaliteli, ancak tamamen sahte fotoğraflar oluşturabiliyor. Patlayan bir bina, bir trafik kazası, ya da bir yiyecek kutusunda bulunan bir hamamböceği gibi sahneler, bu özellik ile kolayca yaratılabiliyor. Ancak bu fotoğraflar, ne kadar inandırıcı görünseler de, tamamen kurgu ürünü.
Pixel 9, fotoğrafların gerçeği yansıttığına dair temel inancımızı altüst edebilir. Fotoğraf, uzun bir süredir toplumsal olarak kabul gören bir "gerçeklik" simgesi olarak kullanıldı. Tarih boyunca fotoğraflar, savaşları, devrimleri ve diğer önemli olayları belgeleyen güvenilir kanıtlar olarak görüldü. Ancak Pixel 9 ve benzeri cihazların yaygınlaşmasıyla, fotoğrafların gerçekliği temsil ettiğine dair bu inanç kökten sarsılabilir.
Google, Pixel 9'un sunduğu yeni yapay zeka destekli fotoğraf düzenleme araçlarının, kullanıcıların hafızalarındaki anıları yansıtmasını sağladığını belirtiyor. Ancak bu durum, fotoğrafın artık objektif bir gerçeklik değil, subjektif bir algının yansıması olduğu anlamına geliyor.
Pixel 9’un sunduğu bu imkanlar, sadece fotoğrafçılık değil, aynı zamanda medya ve adalet sistemleri üzerinde de büyük etkiler yaratabilir. Sahte fotoğrafların yayılması, doğru bilgiye ulaşmayı zorlaştırabilir ve toplumsal karışıklıkları artırabilir. Google, bu teknolojiyi kullanıma sunarken bazı güvenlik önlemleri aldığını belirtiyor; ancak bu önlemlerin yeterli olup olmayacağı büyük bir soru işareti olarak karşımızda duruyor.
Fotoğraflar, bir zamanlar gerçeği yakalamanın ve onu başkalarına iletmenin en güvenilir yollarından biriydi. Ancak Pixel 9 ile bu durum hızla değişiyor ve bizler, gerçeğin giderek daha da zor ulaşılır hale geldiği bir dünyaya adım atıyoruz. (Kaynak)
Meta ve Spotify CEO'larından Avrupa'nın Yapay Zeka Düzenlemelerine Eleştiri
Meta CEO'su Mark Zuckerberg ve Spotify CEO'su Daniel Ek, Avrupa'nın açık kaynak yapay zeka (AI) düzenlemelerine yönelik eleştirilerini dile getirdi. İki CEO, kıtanın karmaşık kurallar nedeniyle geri kalma riski taşıdığını ifade etti.
Cuma günü yaptıkları ortak açıklamada, Avrupa'nın "Amerika'dan daha fazla açık kaynak geliştiricisine sahip" olduğunu ve bu nedenle açık kaynak yapay zeka dalgasından en iyi şekilde faydalanma potansiyeline sahip olduğunu belirttiler. Ancak, CEO'lar Avrupa'nın parçalı düzenleyici yapısının, tutarsız uygulamalarla dolu olduğunu ve bu durumun yeniliği engellediğini ve geliştiricileri geri tuttuğunu söyledi.
Teknoloji sektörünün Avrupa'da "çakışan düzenlemeler ve uyum sağlamaya yönelik tutarsız rehberlik" ile karşı karşıya kaldığını belirten Zuckerberg ve Ek, bunun yerine net kuralların oluşturulması gerektiğini vurguladı.
Haziran ayında İrlanda gizlilik düzenleyicisi, Meta'nın AI modellerini Avrupa'da başlatmamasını istemiş ve şirketin Facebook ve Instagram kullanıcılarından elde edilen verileri kullanma planlarını ertelemesini talep etmişti. Mevcut düzenlemeler göz önüne alındığında, Meta, görüntüleri anlayabilen Llama multimodal gibi yeni AI modellerini Avrupa'da piyasaya süremeyecek.
Bu durumun, Avrupalıların "başkası için üretilmiş AI" ile baş başa kalmasına yol açacağını belirttiler. Spotify, kişiselleştirilmiş kullanıcı deneyimleri oluşturmak için yapay zekaya yaptığı erken yatırımları işaret ederek, bu yatırımın müzik platformunun başarısına büyük katkı sağladığını söyledi.
Avrupa'nın egemenliğini ve rekabet gücünü artırmak amacıyla tasarlanan yasaların, aslında tam tersi bir etki yarattığını söyleyen Zuckerberg ve Ek, kıtanın "tek ve çeşitli bir pazarın avantajlarını kullanarak düzenlemeleri basitleştirmesi ve uyumlaştırması" gerektiğini vurguladılar.
CEO'lar, Avrupa'nın mevcut yolu izleyerek "nesilde bir kez ele geçebilecek bir fırsatı" kaçıracağını ekleyerek, daha net politikalar ve daha tutarlı uygulamalar gerektiren yeni bir yaklaşım benimsemesi gerektiğini belirttiler. (Kaynak)
Hastaneler Kanser Denemesi Sonrası Yapay Zeka Teknolojisini Kullanmayı Sürdürüyor
İngiltere’de North East and Cumbria bölgesi hastaneleri, South Tyneside ve Sunderland NHS, bağırsaklarda kansere dönüşebilecek lezyonları bulmada yardımcı olan bir denemede başarılı sonuçlar elde ettikten sonra yapay zeka (AI) teknolojisini kullanmaya devam etme kararı aldı.
South Tyneside ve Sunderland NHS Vakfı Trust’ı (STSFT), kolonoskopi sırasında bir kişinin bağırsaklarını görüntülemek için kullanılan GI Genius AI cihazı adlı bir bilgisayar modülünü denedi. Bu teknoloji, her kolonoskopi sırasında ortalama 0.36 adet ekstra lezyon (adenom) buldu.
Trust’ta görev yapan gastroenterolog Prof. Colin Rees, yeni ekipmanın "hayat kurtaracağını" belirtti ve "Bu deneme, yapay zekanın bağırsakta kansere dönüşebilecek anormalliklerin tespitini önemli ölçüde artırabileceğini gösterdi. Bu lezyonları buluyor, çıkarıyor ve kansere dönüşmelerini engelliyoruz." dedi.
Yapay zeka, tıbbi personelin genellikle insan gözü tarafından kaçırılan küçük veya düz polipleri bulmasına yardımcı oluyor. Birleşik Krallık'ta her yıl yaklaşık 43.000 yeni bağırsak kanseri vakası görüldüğü ve yaklaşık 16.000 kişi bu hastalıktan hayatını kaybettiği bildiriliyor.
Denemeye, Birleşik Krallık genelinde 10 merkezden toplam 2.032 hasta katıldı. Araştırma, AI cihazının ekstra 100 kişiden 8'inde en az bir adenom tespit ettiğini ve komplikasyon riskini artırmadığını ortaya koydu.
Prof. Rees, "Bu teknolojiyi şimdi rutin olarak uygulamalarımızda kullanıyoruz ve umarım daha yaygın olarak kullanılacak. Yapay zekayı harika kılan şey, öğrenmesidir. Görüntüleri inceleyerek eğitiliyor ve sürekli olarak bilgisine katkıda bulunuyor, bu yüzden gittikçe daha da iyi olacak." diyor. (Kaynak)
Her hafta Pazar sabahları yayınlanan Tech Gündem haber bültenimde sizlere bazı başlıklarda haberleri ulaştırmaya ve bazı tavsiyelerde bulunmaya çalışıyorum;
💻 Teknoloji gündemi
🤖 Yapay zeka gündemi
🔌 EV gündemi
🔑 Kripto para gündemi
🕹️ Oyun gündemi
🛸 O Sırada Öteki Dünyada
🧐 Haftanın Çok Konuşulanları
⭐️ OS Güncelleme Notları
📲 Haftanın Uygulaması
🎥 Haftanın Film/Dizi Tavsiyesi
📺 Ne izlemeli? Youtube tavsiyesi
🙋🏻♂️ Benden bir kaç kelam
gibi bazı başlıklar. Elbette bunlarla sınırlı olmayacak bültenimiz.
Bültene her Pazar sabahı e-postanızda bulmanız için aşağıdaki alana e-posta adresinizi bırakmanız yeterli. Haftaya Pazar görüşmek üzere…