Apple, Yeni Yapay Zeka Teknolojilerini Avrupa'ya Sunmayacak
Apple, Avrupa Birliği'ndeki yeni düzenlemeler nedeniyle bazı yapay zeka teknolojilerini Avrupa'daki kullanıcılara sunmama kararı aldı. Bu karar, Apple'ın güvenlik ve gizlilik kaygılarından kaynaklanıyor.
Apple, yeni geliştirdiği ve büyük ilgi gören yapay zeka teknolojilerini bu yıl Avrupa'daki kullanıcılarına sunmayacağını açıkladı. Bunlar arasında "Apple Intelligence", "iPhone Mirroring" ve "SharePlay Screen Sharing" gibi özellikler var. Şirket, Avrupa Birliği'nin Dijital Piyasalar Yasası'nın (DMA) bu teknolojilerin güvenliğini ve kullanıcı gizliliğini tehlikeye atabileceğinden endişe ediyor.
DMA Nedir? Dijital Piyasalar Yasası, Avrupa Birliği'nin büyük teknoloji şirketlerini daha sıkı kontrol altında tutmak için getirdiği bir dizi düzenleme içeriyor. Bu yasalar, teknoloji devlerinin kendi ürünlerini rakiplerine göre öncelikli tutmasını yasaklıyor ve kullanıcılara farklı platformlardan uygulama indirme özgürlüğü tanıyor. Apple, bu kuralların bazı yeni teknolojilerini sunmasını zorlaştıracağını düşünüyor.
Apple, DMA'nın getirdiği birlikte çalışabilirlik gerekliliklerinin, ürünlerinin güvenliğini ve kullanıcı gizliliğini zayıflatabileceğini iddia ediyor. Bu yüzden, bu yıl AB'deki kullanıcılara bazı yeni yapay zeka hizmetlerini sunmamaya karar verdi.
Bu yapay zeka özellikleri sonbaharda başka bölgelerde piyasaya sürülecek, ancak başlangıçta sadece belirli Apple cihazları ve Amerikan İngilizcesi ile uyumlu olacak. Örneğin, Çin'de Apple, OpenAI'nin ChatGPT'sinin yasaklı olması nedeniyle başka bir yapay zeka ortağı arayışında.
Neticede, Apple'ın AB'de yeni yapay zeka teknolojilerini sunmama kararı, Avrupa'daki kullanıcıların bu yeniliklerden mahrum kalacağı anlamına geliyor. Bu durum, AB'deki kullanıcılar arasında hayal kırıklığı yaratabilir ve düzenleyiciler üzerinde değişiklik yapmaları için baskı oluşturabilir. (Kaynak)
X’te Canlı Yayın Sadece Premium Abonelere!
Sosyal medya devi X’te (eski adıyla Twitter) canlı yayın yapmayı sevenler için önemli bir değişiklik yolda. Elon Musk’ın platformu satın almasından bu yana birçok yeni gelir modeli denemeye başlayan X, şimdi de canlı yayın yapma özelliğini sadece Premium abonelere sunacağını duyurdu.
Resmi @Live profilinden yapılan açıklamaya göre, çok yakında ücretsiz kullanıcılar X’te canlı yayın yapma seçeneğine sahip olamayacak. Canlı yayın yapmaya devam etmek isteyenler, aylık 8 dolar veya yıllık 84 dolar ödeyerek X Premium abonesi olmak zorunda kalacaklar. Premium üyelik, aynı zamanda mavi tik, daha uzun gönderiler paylaşma ve daha az reklam görme gibi birçok avantaj da sunuyor.
Elon Musk, bu değişikliğin X’in gelirlerini artırmak amacıyla yapıldığını belirtti. Geçtiğimiz aylarda Musk, yeni hesapların spam ve botlardan korunması için küçük bir ücret ödemesini önermişti. Bu ücret ödenmediği takdirde, kullanıcılar yalnızca diğer hesapları takip edebilir ve gönderileri okuyabilirdi. Şimdi de canlı yayın özelliğinin ücretli olması, platformdaki içerik üreticileri ve izleyiciler için önemli bir değişiklik anlamına geliyor. (Kaynak)
ABD, Kaspersky’yi Yasakladı
ABD hükümeti, Rusya merkezli siber güvenlik firması Kaspersky'nin popüler antivirüs yazılımını ülkede satışını yasakladı. Biden yönetimi, bu kararı, Rusya’nın Kaspersky üzerindeki etkisinin Amerika'nın ulusal güvenliği için büyük bir risk oluşturduğu gerekçesiyle aldığını açıkladı. Ticaret Bakanı Gina Raimondo, Rusya'nın Kaspersky gibi şirketleri hassas ABD bilgilerini toplamak ve kötüye kullanmak için kullanma potansiyeline sahip olduğunu belirtti.
Bu yasaklama kararı, ABD Ticaret Bakanlığı'nın yaptığı uzun bir soruşturmanın ardından geldi. Soruşturmada, Kaspersky'nin ABD'deki faaliyetlerinin, Rus hükümetinin siber saldırı yetenekleri ve Kaspersky'nin bu operasyonlara olan potansiyel katkısı nedeniyle ulusal güvenlik riski taşıdığı tespit edildi. Ticaret Bakanlığı'nın açıklamasına göre, Kaspersky artık ABD'de yazılım satamayacak ve mevcut yazılım güncellemeleri de 29 Eylül'e kadar sağlanabilecek. Bu tarih, ABD'li tüketicilere ve işletmelere alternatif çözümler bulmaları için zaman tanımayı amaçlıyor.
Kaspersky ise yaptığı açıklamada, Ticaret Bakanlığı'nın bu kararını mevcut jeopolitik durum ve teorik endişelere dayandırdığını savundu. Şirket, ABD'nin ulusal güvenliğini tehdit eden herhangi bir faaliyette bulunmadıklarını ve ABD ile müttefiklerine yönelik siber tehditlere karşı önemli katkılarda bulunduklarını belirtti. Kaspersky, bu kararın ardından mevcut operasyonlarını ve ilişkilerini korumak için yasal olarak tüm seçenekleri değerlendireceğini duyurdu. (Kaynak)
AB’de Tartışmalı Kişisel Gizlilik Sorunu
AB Komisyonu'nun önerdiği "Sohbet Kontrolü" yasası, çocuk koruma bahanesiyle AB vatandaşlarının çevrimiçi iletişimlerini toplu olarak izlemeyi amaçlayan bir kitlesel gözetim sistemi kurmayı planlıyor. Bu yasa, mahremiyeti ciddi şekilde tehdit ederken, dijital özgürlükleri ve veri güvenliğini zayıflatacağı gerekçesiyle geniş çapta eleştiriliyor.
Avrupa Birliği, vatandaşlarının çevrimiçi iletişimlerini kökten değiştirecek tartışmalı bir yasa tasarısını oylamaya hazırlanıyor. "Chat Control - Sohbet Kontrolü" olarak bilinen bu teklif, çocukları çevrimiçi istismardan koruma amacı taşısa da, birçok kişi ve kuruluş tarafından gizlilik haklarını ihlal edeceği ve kitlesel gözetim için bir araç haline gelebileceği endişesiyle eleştiriliyor.
Bu yasa tasarısı, internet üzerinden yapılan tüm iletişimlerin otomatik olarak izlenmesini ve taranmasını öngörüyor. Ancak eleştirmenler, bu tür bir kitlesel gözetimin demokrasiye aykırı olduğunu, etkisiz kalacağını ve özellikle avukatlar, gazeteciler ve doktorlar gibi meslek gruplarının gizliliğini tehdit edeceğini savunuyor. Almanya Federal Çocuk Koruma Derneği gibi bazı çocuk koruma kuruluşları bile, bu yasanın çocukları korumada etkili olmayacağını ve orantısız olduğunu belirterek karşı çıkıyor.
İnternet kullanıcıları ve güvenlik odaklı hizmet sağlayıcılar için durum daha da karmaşık. Örneğin, güvenli ve özel iletişim hizmeti sunan Threema, "Sohbet Kontrolü" uygulamasına tabi olacak. Ancak, Threema'nın kurucuları, kullanıcılarının gizliliğini korumaya kararlı olduklarını ve bu tür bir gözetimi kabul etmeyeceklerini söylüyor. AB'deki bu gelişmeler ışığında, gizlilik hakları ve özgür internet erişimi konularında büyük bir tartışma yaşanması kaçınılmaz görünüyor. (Kaynak)
Güncelleme; AB'de gizlilik ve güvenlik tartışmaları yaşatan çocuklara yönelik cinsel istismar yasası oylaması ertelendi.
Avrupa Birliği (AB), çocuk cinsel istismarıyla mücadele amacıyla önerilen bir yasayı, gizlilik ve güvenlik konularındaki tartışmalar nedeniyle oylamadan çekti. Önerilen yasa, WhatsApp ve Signal gibi mesajlaşma uygulamalarının kullanıcıların mesajlarını ve bağlantılarını tarayarak çocuk istismarı içeriğini tespit etmesini zorunlu kılmayı planlıyordu. Ancak Almanya, Polonya ve Hollanda gibi ülkelerin, bu düzenlemenin bireysel gizliliği ihlal edeceği gerekçesiyle endişelerini gündeme getirmesi ile tartışmalar alevlenmişti.
Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Věra Jourová Perşembe günü yaptığı açıklamada, Komisyonun orijinal teklifinin "çocukların daha iyi korunması için şifreli mesajların bile kırılabileceği" anlamına geldiğini söyledi. | EPA aracılığıyla Ronald Wittek/EFE
Tasarı, çocuk istismarı materyallerini ve yetişkinlerin çocukları suistimal etmek için kullandığı iletişimleri tespit etmeyi hedefliyordu. Ancak, gizlilik savunucuları bu düzenlemenin, uçtan uca şifrelemeyi zayıflatacağını ve bireysel özgürlükleri tehdit edeceğini savundu. Bazı ülkeler güçlü bir düzenlemeye ihtiyaç olduğunu belirtirken, diğerleri gizlilik haklarının korunmasının daha önemli olduğunu vurguluyor.
AB ülkeleri, düzenleme konusunda ortak bir tutum belirlemeye çalışırken, Belçika'nın başkanlığında yürütülen müzakereler son altı aydır tıkanmış durumda. AB Konseyi'nde gerekli çoğunluğun sağlanamaması nedeniyle, yasanın nihai hali hakkında Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Komisyonu ile yapılacak görüşmeler ertelendi. Parlamentonun, daha önce kabul ettiği kendi versiyonunda, gizlilik açısından daha hassas bir yaklaşımı benimsediği biliniyor. (Kaynak)
“Starlink Mini” Uydunuz Yanınızda! (Bize Yok!)
SpaceX, uydu internetini beraberinde taşımak isteyen kullanıcılarına yeni bir çözüm sunmaya başladı. Starlink Mini adlı ürün, Starlink'in anteninin küçülmüş hali. SpaceX bunun "sırt çantanıza kolayca sığabilecek, taşınabilir, kompakt bir ürün olduğunu" ve "yüksek hızlı, düşük gecikmeli interneti, siz hareket halindeyken sunabildiğini" söylüyor.
599 dolarlık (yaklaşık 20 bin TL) bu yeni uydu anteni, henüz SpaceX'in internet sitesinde ve sosyal medya kanallarında geniş çaplı tanıtılmıyor, bunun yerine SpaceX'in müşterilerine gönderilen elektronik posta iletisiyle "sınırlı üretim" bir ürün olarak sunuluyor.
SpaceX'te Starlink Mühendislik bölümünün başındaki isim olan Michael Nicolls, şirketin şu anda Mini ürününün üretimini hızlandırdığını ve yakında uluslararası pazarlara da gireceğini söylüyor.
Starlink Mini, 499 dolarlık (yaklaşık 16 bin 500 TL) fiyatlı standart Starlink anteninden daha pahalı, ancak şirket fiyatı düşürmeyi hedeflediğini çok da fazla detay vermeden belirtiyor.
Starlink Mini'nin bazı özellikleri:
Standart Starlink çanağından %63 daha hafif
Yerleşik WiFi yönlendirici, daha düşük güç tüketimi, DC güç girişi ve 100 Mbps'nin üzerinde maksimum indirme hızları.
Sırt çantanıza sığacak büyüklükte. Bir A4 kağıdından birazcık büyük.
Teslimatlar Temmuz'da başlıyor.
Çalışma Sıcaklığı -30°C ila 50°C (-22°F ila 122°F)
Mini Roam hizmeti, Amerika Birleşik Devletleri'nin herhangi bir yerinde kullanılabilecek 50 GB Mobil veri için aylık 30 ABD Doları tutarında ek bir ücret isteniyor (ek veri için GB başına 1 ABD Doları).
SpaceX CEO'su Elon Musk da Twitter üzerinden ürünü övmeyi ihmal etmedi. Starlink Mini'yi beş dakikadan kısa sürede kurduğunu belirten Musk, uydu anteninin kolayca sırt çantasında taşınabildiğinin de altını çiziyor. Ancak mesajı bununla sınırlı değil. Starlink Mini için iddialı konuşan Musk, "Bu ürün dünyayı değiştirebilir" diyor.
Bize gelirsek, Starlink tüm dünyada (komşumuz Yunanistan dahil) 100 ülkede kullanılabiliyor ama hala bir çok yurtdışı hizmet gibi Türkiye’de kullanılamıyor. Bu tarz portatif teknolojilerin ne kadar önemli olduğunu en iyi bizler anlamamız gerek aslında. Yaşadığımız ve çok ciddi kayıplar verdiğimiz doğal afetlerde oluşan iletişim kesintilerini düşünürsek önemi daha da iyi anlaşılacaktır.
İnsan, son büyük depremlerde bu teknolojinin bizde kullanılabiliyor olmasının ne gibi hayatlar kurtaracağını düşünmeden edemiyor.
Ve son olarak, HALA…. PayPal, Booking, Apple Pay, Starlink… ve birçoğu ülkemizde kullanılamıyor…
Anlık gelişmeler için X (Twitter) adresimi takip edebilirsiniz. (@KahramanUgurlu)
YouTube Premium aboneliği için VPN kullanarak daha uygun fiyatlardan yararlananlar için kötü haber. (Bizim için pek değil, zaten en ucuz kullanan ülkelerden biriyiz). Youtube, VPN kullananları inceleyerek bulunduğu ülkedeki fiyatlardan daha uygun olan diğer ülkelerden Premium üyelik satın alan kişilerin hesaplarını kapatıyor.
YouTube, satın alma gücü paritesi uygulamasını kullanarak bazı ülkelerde daha düşük Premium fiyatları sunuyor. Örneğin, ABD’de aylık 13.99 dolar olan YouTube Premium aboneliği, Ukrayna’da yalnızca 2.44 dolar, hatta Türkiye’de 1.77 Dolar!. VPN kullanarak hesabını bu ülkelerde gösteren kullanıcılar, düşük fiyatlı aboneliklerden yararlanıyordu. Ancak, bu yöntemle hesaplarını kaydeden abonelere YouTube tarafından "YouTube Premium üyeliğiniz iptal edildi" şeklinde otomatik e-postalar gönderilmeye başlandı. Bu e-postalarda kullanıcıların "taşındıkları" ve yeni konumlarında yeniden kaydolmaları gerektiği belirtiliyor.
YouTube, reklamları atlamaya yönelik bu tür yöntemlere karşı son zamanlarda daha katı önlemler alıyor. Ad blocker (reklam engelleyici) eklentilerini kullananları uyararak video izleme deneyimlerini sınırlamaya başladı. YouTube’un mesajı net: Ya reklamsız deneyim için gerçek fiyatı ödeyin ya da reklamlara katlanarak ücretsiz hizmetten yararlanın. (Kaynak)
Meta, Ray-Ban akıllı gözlüklerle video kaydını 3 dakikaya çıkarıyor
Meta, bir güncellemeyle Ray-Ban Meta akıllı gözlüklerindeki video kayıt sınırını 3 dakikaya uzattı.
Ray-Ban Meta akıllı gözlüklerde bulunan dahili kamera, ürünün ilgi çekici olmasının en büyük nedenlerinden biri ancak şimdiye kadar çekim süresi 60 saniye ile sınırlıydı. Hatta ilk çıktığında 30 saniyeden uzun videolar kaydedilemiyordu.
Neyseki Meta, son güncellemeyle bunu değiştiriyor. Yazılım sürümü 6.0, şu anda tüm Ray-Ban Meta akıllı gözlüklerine yayılıyor ve bu, ilk olarak Mayıs ayının sonunda duyurulan çeşitli değişiklikleri beraberinde getiriyor. Buna Calm, Amazon Music ve daha fazlası için destek dahil.
Şimdilik bazı güncelleme yapanlar henüz 3 dk kayıt seçeneğini görmüyor olabilirler. Anlaşılan öncelikle iOS platformundaki uygulamalar güncellenecek sonra da genele yayılacak gibi görünüyor. (Kaynak)
🤖 Yapay zeka gündemi
Google DeepMind'ın Yeni Teknolojisi: Sessiz Videolara Ses Getiriyor
Yapay zekanın hızlı gelişimi, medya dünyasında yeni ufuklar açmaya devam ediyor. Google DeepMind'ın yeni tanıttığı "Videodan Sese" (V2A) teknolojisi, sessiz videolara hayat vererek bu alanda büyük bir devrim yaratmayı amaçlıyor. Bu yenilikçi teknoloji, video çekimlerini doğal ve senkronize seslerle zenginleştirerek kullanıcıların yaratıcı içerikler oluşturmasını kolaylaştırıyor. Artık sessiz filmler, arşiv materyalleri veya modern videolar, uyumlu müzikler, gerçekçi ses efektleri ve karakterlerin tonuyla uyumlu diyaloglarla buluşacak.
V2A teknolojisi, video piksellerini ve metin istemlerini bir araya getirerek görsel-işitsel içeriği canlandırıyor. Kullanıcılar, istedikleri sesleri yönlendirmek için olumlu veya olumsuz istemler kullanarak çeşitli ses seçenekleri arasında hızlıca geçiş yapabiliyor. Bu, her video için mükemmel sesi bulmayı kolaylaştırıyor ve sınırsız sayıda film müziği oluşturma olanağı sağlıyor. Özellikle, videonun hareketleriyle senkronize olan seslerin üretilmesi, izleyicilere daha gerçekçi ve etkileyici bir deneyim sunuyor.
Ancak bu yeni teknolojinin bazı zorlukları da yok değil. Sesin kalitesi, büyük ölçüde video girişinin kalitesine bağlı olarak değişiyor ve bozuk videolar ses kalitesinde düşüşlere neden olabiliyor. Ayrıca, konuşma içeren videolarda dudak senkronizasyonu halen iyileştirilmesi gereken bir alan olarak öne çıkıyor. Tüm bu zorluklara rağmen, V2A teknolojisi yapay zekanın medya dünyasında nasıl bir dönüşüm yaratabileceğini gösteriyor. Google DeepMind’ın bu atılımı, gelecekte daha sürükleyici ve ilgi çekici medya deneyimlerinin kapılarını aralayarak hem eğlence sektörünü hem de diğer görsel-işitsel içerik alanlarını derinden etkileyecek. (Kaynak)
OpenAI, Rockset’i Satın Aldı
Yapay zeka dünyasında büyük bir adım atan OpenAI, veri tabanı analiz şirketi Rockset’i bünyesine kattığını duyurdu.
ChatGPT gibi yenilikçi projeleriyle tanınan OpenAI, bu hamleyle veri erişim altyapısını güçlendirmeyi ve kullanıcılarına daha hızlı ve doğru yanıtlar sunmayı hedefliyor. OpenAI’ın açıklamasında, “Rockset’in teknolojisini ürünlerimize entegre ederek erişim altyapımızı güçlendireceğiz” ifadeleri yer aldı. Bu entegrasyon, OpenAI’ın bilgiye hızlı erişim ve analiz yeteneklerini artırarak yapay zeka deneyimlerini daha da zenginleştirecek.
Rockset, gerçek zamanlı veri işleme ve analiz konusundaki uzmanlığıyla biliniyor ve bu yetenekler OpenAI’ın YZ modellerini güçlendirmede önemli bir rol oynayacak. Veri analizi konusundaki bu güçlenme, OpenAI’ın rakipleri Google ve Anthropic gibi devlerle olan rekabetinde önemli bir avantaj sağlayabilir. Ayrıca, Rockset’in teknolojisi, OpenAI’ın geliştirmekte olduğu yeni nesil arama motoru ve ChatGPT’nin kurumsal sürümü olan Enterprise gibi projelere de katkıda bulunabilir. Rockset CEO'su Venkat Venkataramani, “OpenAI’a katılmaktan ve kullanıcıların verilerden tam olarak yararlanmasını sağlamaktan büyük heyecan duyuyoruz” diyerek, bu birleşmenin potansiyelini vurguladı.
Bu satın alma, OpenAI’ın büyük miktarda veriyi hızlı ve etkili bir şekilde işleyebilme kabiliyetini geliştirerek yapay zeka modellerinin performansını daha da artıracak. Gelecekte, ChatGPT gibi araçların daha az hatayla daha doğru sonuçlar vereceği ve kullanıcı deneyiminin büyük ölçüde iyileşeceği öngörülüyor. OpenAI, Rockset’in teknolojisini pek çok alanda kullanarak yenilikçi çözümler sunmayı planlıyor ve bu sayede yapay zeka ve veri analizinde yeni bir dönemin kapılarını aralıyor. (Kaynak)
🔌 EV gündemi
Bugatti Tourbillon 1800 Beygir!
2004 yılında yeniden doğan Bugatti markası, 1.001 hp'lik hiper spor otomobili Veyron ile otomotiv performansı ve lüks dünyasını dönüştürdü. 1.000 bg'nin üzerinde güce sahip ilk yol otomobilinin yerini 2016 yılında, tüm performans beklentilerini sıfırlayacak kadar iddialı başka bir mühendislik başarısı aldı; dünyanın ilk 1.500 bg gücündeki otomobili: Chiron. Bu arabaların kalbinde dünyanın en gelişmiş otomotiv motoru vardı: 8,0 litrelik dört turbolu W16. Şimdi, Bugatti hiper spor otomobili icat ettikten 20 yıl sonra, tamamen yeni bir güç aktarma organı ve platformla konsepti tamamen yeniden tanımlıyor. Karşınızda Bugatti Tourbillon.
Bu yeni nesil Bugatti hiper spor otomobil, Cosworth'un yardımıyla tasarlanan, iki elektrik motorlu bir ön e-Aks ve arka aksa monte edilmiş bir elektrik motoruyla eşleştirilmiş tamamen yeni 8,3 litrelik doğal emişli V16 motorla güçlendiriliyor.
Bugatti Tourbillon: Bir İkonun Yeniden Doğuşu
Bugatti, otomotiv dünyasını bir kez daha sarsmaya hazırlanıyor. 2004 yılında 1001 beygir gücüyle hiper spor araba kavramını yeniden tanımlayan Veyron'un ardından, 2016'da Chiron ile çıtayı 1500 beygir gücüne çıkarmıştı. Bugatti, şimdi de Tourbillon ile yeni bir çağa adım atıyor. Bu yeni model, markanın 20 yıl önce başlattığı devrimi devam ettirerek tamamen yeni bir güç ünitesi ve platformla, hiper spor araba kavramını yeniden şekillendiriyor.
Tourbillon, sadece bir araba değil, Bugatti'nin tarihinden ve felsefesinden gelen mirasıyla harmanlanmış bir başyapıt. CEO Mate Rimac, Tourbillon'un geliştirilme sürecinde Bugatti'nin kurucusu Ettore Bugatti'nin "karşılaştırılabilir ise artık Bugatti değildir" ve "hiçbir şey çok güzel değildir" sözlerinden ilham aldığını belirtiyor. Bu felsefeler, Tourbillon'un her detayıyla benzersiz olmasını sağlıyor. Aracın ismi de, Fransızca kökenli bir terim olan "tourbillon"dan geliyor; bu terim, mekanik zamansızlığı ve estetik güzelliği ifade ediyor, tıpkı Tourbillon'un kendisi gibi.
Tourbillon'un tasarımı, Bugatti'nin ikonik çizgilerinden esinleniyor. Aerodinamik mükemmellik ve estetik güzellik, bu aracın her yüzeyinde ve detayıda kendini gösteriyor. Bugatti'nin tasarım direktörü Frank Heyl, Tourbillon'un, durağan dururken bile hız hissi veren hatlara sahip olduğunu belirtiyor. İki tonlu boya şeması ve eğimli tavan çizgisi gibi detaylar, aracın şık ve modern görünümünü pekiştiriyor. Ayrıca, aerodinamik dengeyi sağlayan yenilikçi difüzör konsepti ve yüksek hızlarda bile etkili olan arka kanat gibi teknik özellikler, Tourbillon'un performansını üst seviyeye taşıyor.
İç mekan tasarımında ise, Bugatti'nin zamansızlık ve lüks anlayışı kendini gösteriyor. Tourbillon, dijital ekranlardan ziyade analog saatçiliğin estetiğinden ilham alarak, gelecekte bile modası geçmeyecek bir iç tasarım sunuyor. İsviçreli saat ustalarının elinden çıkan 600'den fazla parçadan oluşan gösterge paneli, her ayrıntısıyla titizlikle işlenmiş. Aynı şekilde, cam ve alüminyum karışımı merkezi konsol, aracın içindeki işlevselliği ve zarafeti bir araya getiriyor. Tourbillon, konfor ve pratiklikten ödün vermeden, sürüş deneyimini en üst seviyeye çıkarmayı hedefliyor.
Güç ünitesi olarak, Bugatti Tourbillon tamamen yeni bir 8.3 litrelik doğal emişli V16 motorla donatılmış. Bu motor, 1000 beygir gücü üretiyor ve elektrik motorları ile birleşerek toplamda 1800 beygir gücüne ulaşıyor. Bu inanılmaz güç, Bugatti'nin mühendislik harikası olan hafif yapısıyla birleşerek Tourbillon'u gerçek bir performans canavarı haline getiriyor. Elektrikli motorların anlık torku ve dört tekerlekten çekiş sistemi ile Tourbillon, hem şehir içi kullanımlarda hem de yüksek hızlarda üstün bir yol tutuşu sunuyor. (Kaynak)
Bu arada EV yani elektrikli araçlarla ilgili olanlar için güzel bir site önereyim. “ArenaEV” sayfası ile tüm elektrikli araçlarla ilgili bilgileri alabilir, araçlar arasında karşılaştırma yapabilirsiniz.
🔑 Kripto para gündemi
BtcTurk Hacklendi: 55 Milyon Dolarlık Kripto Para Çalındı
Türkiye’nin en büyük kripto para borsalarından biri olan BtcTurk, Cumartesi günü yaptığı açıklamada, siber saldırıya uğradığını duyurdu. Bu saldırıda, platformun sıcak cüzdanlarındaki bazı bakiyelerin kontrol dışı çekildiği ve yaklaşık 55 milyon dolar değerinde kripto paranın çalındığı iddia edildi.
BtcTurk, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, sadece 10 farklı kripto paranın sıcak cüzdanlarının etkilendiğini ve bu cüzdanlarda bulunan bakiyelerin bir kısmının çalındığını belirtti. Ancak borsanın büyük çoğunlukla varlıklarını tuttuğu soğuk cüzdanların güvende olduğunu ve kullanıcıların büyük kısmının etkilenmediğini ifade etti.
BtcTurk, "Bu saldırıdan etkilenen tutarlar, BtcTurk’ün finansal gücünün çok altında olup, kullanıcı varlıkları bu durumdan etkilenmeyecektir" dedi. Yani, borsa kullanıcıların paralarının güvende olduğunu ve kayıpların şirketin mali durumu üzerinde büyük bir etki yaratmayacağını vurguladı.
Olayla ilgili detaylı bir araştırma yürütülüyor ve güvenlik yetkilileri de bilgilendirildi. Bu süreçte, tedbir olarak kripto para yatırma ve çekme işlemleri geçici olarak durduruldu. BtcTurk, çalışmaların tamamlanmasının ardından bu işlemleri yeniden başlatacaklarını belirtti.
Tanınmış bir Bitcoin analisti olan ZachXBT, sosyal medya platformu X’te yaptığı bir paylaşımda, saldırıyı gerçekleştiren kişinin yaklaşık 54,2 milyon dolar değerinde 1,96 milyon AVAX tokenini farklı adreslere taşıdığını ve bu parayı Coinbase ve THORChain gibi platformlara aktardığını ileri sürdü.
Kripto paralar Türkiye'de oldukça popüler ve ülke dünya çapında dördüncü en büyük kripto ticaret pazarına sahip. Bu olay, Türkiye’deki kripto para kullanıcıları arasında büyük bir endişe yarattı ve güvenlik konusundaki tartışmaları yeniden alevlendirdi. (Kaynak)
📲 Haftanın Uygulaması
Final Cut Camera
Apple, kamera üzerinde daha çok ayar yapmanıza olanak sağlayan resmi uygulaması Final Cut Camera’yı yayınladı.
Final Cut Camera, tüm video üretim süreci için sezgisel profesyonel denetimlerle sizi yönetmen koltuğuna yerleştirmeyi vaadediyor. iPad için Final Cut Pro’da video açılarınızın önizlemesini görmek, kayıt yapmak ve onları eşzamanlamak için Final Cut Camera çalıştıran en fazla dört aygıtı bağlayıp kusursuz bir Canlı Çoklu Kamera oturumu başlatın. Enstantane hızı, ISO, beyaz dengesi ve elle odak da dahil olmak üzere güçlü ayarlarla çekim yapabiliyorsunuz. Çözünürlüğünüzü, kare hızınızı, renk uzayınızı ve daha fazlasını kolayca özelleştirebiliyorsunuz. Maksimum odaklama ve aşırı pozlama göstergeleriyle videonuzu çabucak denetleyin. Final Cut Camera ile profesyonel videolarınız için mükemmel pozu ayarlayabiliyorsunuz.
Her hafta Pazar sabahları yayınlanan Tech Gündem haber bültenimde sizlere bazı başlıklarda haberleri ulaştırmaya ve bazı tavsiyelerde bulunmaya çalışıyorum;
💻 Teknoloji gündemi
🤖 Yapay zeka gündemi
🔌 EV gündemi
🔑 Kripto para gündemi
🕹️ Oyun gündemi
🛸 O Sırada Öteki Dünyada
🧐 Haftanın Çok Konuşulanları
⭐️ OS Güncelleme Notları
📲 Haftanın Uygulaması
🎥 Haftanın Film/Dizi Tavsiyesi
📺 Ne izlemeli? Youtube tavsiyesi
🙋🏻♂️ Benden bir kaç kelam
gibi bazı başlıklar. Elbette bunlarla sınırlı olmayacak bültenimiz. Bültene her Pazar sabahı e-postanızda bulmanız için aşağıdaki alana e-posta adresinizi bırakmanız yeterli. Haftaya Pazar görüşmek üzere…
